Çocuk kitaplarını sadece çocuklar okuyacak diye bir kural yok. Aslında bu kitapların çoğu, günlük hayatımızdaki temel değerlerimizi ele alıyor: dostluk, dürüstlük ve hoşgörü gibi… Kimi zaman da küçük şeylerle mutlu olmanın çocuklar için ne kadar kolay olduğunu anlıyoruz. Yazarlar bunu bize bazen komiklikler üzerinden, bazen de sorular sordurarak anlatıyor. Bu yazımda en çok beğendiğim çocuk kitaplarından sizler için minik bir seçki hazırladım.

6 yaşındaki kızıma 2,5 yaşından itibaren her akşam yatmadan önce ikişer kitap okuyoruz. Eğer yılın 15 günü okuma yapamadığımızı varsayarsak, bugüne kadar onunla 1304 okuma günü geçirdiğimizi söyleyebilirim. Bu da toplamda 2608 kitap demek! Ortalama bir çocuk kitabının 300 kelime ve 15 cümle içerdiğini kabul edersek, bugüne kadar yaklaşık 217 saate denk gelen 782.400 kelime ve 39.120 cümle okumuş oluyoruz. Rakamları duyunca daha da motive olmadım değil; ama hiçbir zaman da geç değil. Gün geçtikçe kütüphanemizin daha da büyümesine şahit olmaktan ve farklı dünyaları bu vesileyle keşfetmekten oldukça mutluluk duyuyorum.
Bu arada eğer siz de benim gibi bir süredir çocuk kitaplarıyla haşır neşirseniz, kitap yazarlarının “ayıların uykusunu alabilmesine” ne kadar takık olduğunu görebilirsiniz! Bir anne olarak sadece ben, okuduğum kitapların 4’ünde bu detaya rastladım ve bu tatlı dert çok hoşuma gidiyor.
Cesur Fırfır
Yayınevi: Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
Yazar: Angela McAllister, Tiphanie Beeke
Çeviri: Sevgi Atlıhan
Yaş: 3+

Ocak 2021’de kitabı satın aldığımda 22. baskısı yapılmıştı. İlk baskısı 2004 yılında İngiltere’de gerçekleştirilen bu eser, doktorumuzun özellikle önerdiği Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları’ndan basıldı. Kitap Fırfır isimli bir tavşanın evinin yolunu kaybetmesi ve yolda tanıştığı bir ayıdan yardım istemesini konu alıyor. Ancak bir problemimiz var: tatlı ayımız, Fırfır’a yardım etmek istese de, zamanlama konusunda o kadar zor durumda ki neredeyse kış uykusuna yatacak. Bu kısa kitap, her satırında dostluğun önemini daha da kavramanızı sağlayacak.
Yazar Angela McAllister ve Tiphanie Beeke, çocuk edebiyatına getirdikleri içtenlik ve yaratıcılıkla esere renk katıyor. Çevirmen Sevgi Atlıhan ise, eserin orijinal ruhunu ve sıcak dostluk temasını Türkçe’ye ustalıkla aktararak küçük okuyuculara dokunaklı bir deneyim sunuyor.
Tombik Ayı Uyuyamıyor
Yayınevi: Altın Kitaplar
Yazar: Karma Wilson, Jane Chapman
Çeviri: Melike Hendek
Yaş: 4+

Kızımın anaokulu 4 yaş sınıfında da okutulan bu kitap, okulun da seçimi olması nedeniyle benim için öne çıkıyor. Bu sefer nispeten daha tombik olan ayımız, kış uykusuna yatmak üzereyken uykusu kaçıyor ve tekrar uykuya dalabilmesi için Tombik Ayı’nın ormandaki tüm arkadaşlarının bir bir seferber olup, farklı yollar deneyerek onu tekrar uyutabilmesine şahit oluyoruz. Kitaptaki tekrarlayan cümleleri, çocukların dil öğrenmesinde de pekiştirici bulduğumu söylemeliyim. Eğer Tombik Ayı’yı sevdiyseniz, serinin başka kitapları da mevcut.
Uykum Zaten Kaçtı
Yayınevi: Çınar Yayınları
Yazar: Jory John, Benji Davies
Çeviri: Aslı Tohumcu
Yaş: 4+

“Uykusu kaçan ayılar” konulu kitaplar arasında beni belki de en çok güldüren kitap bu oldu. Okurken seslendirmeyi renklendirerek kızımı da çok güldürebildiğim, kalbimde yeri ayrı olan bu kitaptan bahsetmezsem olmaz. Yazarlardan Jory John’un, annesinin ayılara olan hayranlığından yola çıkarak kaleme aldığı bu kitapta, oldukça yorgun olan bir ayının, baş belası komşusu ördek ile tatlı tartışmalarına şahit oluyoruz. Ördek, neredeyse uykudan nefret eden, sürekli uyanık kalmak isteyen ama arkadaşı ayı olmadan hiçbir şey yapamayan bir komşu. Ördek tarafından sürekli “Canım sıkıldı, takılmak ister misin?” diye rahatsız edilen ayı, ördeğin bu ısrarları yüzünden bir türlü uykuya dalamıyor. Bu hikayeyi biraz “Maşa ile Koca Ayı”daki dalaşa benzettim. Gerçek hayatta kitaptaki ördek gibi bir arkadaşım olmasını çok isterdim doğrusu!
Şu Yaramaz Tavşanlar
Yayınevi: Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
Yazar: Ciara Flood
Çeviri: Ali Berktay
Yaş: 3+

Tarz olarak Uykum Zaten Kaçtı kitabına oldukça benzer olsa da kendine özgü sıcak dostluk hikayesi ile gönlümü fethetmiş bir diğer kitap… Aslında kitabın kapağındaki cümle ile nasıl bir hikayenin bizi beklediğine dair çok güzel bir ipucu veriyor: “Kapağı aç ve Koca Ayı’nın birbirinden haylaz yeni komşuları ile tanış!”. Bu sefer karşımıza bir tavşan ve ayı ikilisinin çıktığı kitapta, bir tavşan ailesinin Koca Ayı’ya yaptığı güzel komşuluğa şahit oluyoruz. Tek başına sessiz ve sakin bir hayat sürdüren Koca Ayı’nın hayatı, kalabalık bir tavşan ailesinin yanı başına taşınmasıyla tamamen değişiyor ve onun bakışıyla “altüst oluyor”. Kitabın sonunda ise içimizi sıcacık yapacak bir mektuplaşma yer alıyor: bu mektuplaşma, ince ince işlenen bir dostluk hikayesini de beraberinde getiriyor.
Her sayfasında gülümseten detaylar, samimi sohbetler ve sıcak dokunuşların izlerini taşıyan bu eser, okuyucuya dostluğun ve dayanışmanın gücünü hatırlatıyor; küçük anlaşmazlıkların bile büyük sevgi dolu bağlara dönüşebileceğini gözler önüne seriyor.
Yeti ile Minik Kuş & Bal Ayısı Momo
Yayınevi: Pearson Yayınevi
Yazar: Nadia Shireen
Çeviri: Melike Hendek
Yaş: 4+

Bu kadar dostluk demişken, farklılıkların aslında bizi birleştiren ne kadar güzel faktörler olduğunun altını çizmeden olmaz. Önyargıları yıkıp karşımızdakini olduğu gibi kabullendiğimizde, iki tarafın da birbirlerindeki güzellikleri ne kadar kolay görebileceğine inanmak güç değil; çünkü her farklılık, yeni bir bakış açısı ve öğrenme fırsatı sunar. Böylece karşılıklı saygı ve anlayışın temelinde gerçek dostluklar filizlenir. İşte tam bunu anlatan iki kitap daha öneriyorum size: Yeti ile Minik Kuş ve Bal Ayısı Momo.
Yeti ile Minik Kuş’ta, ormanda “korkunç” görüntüsü nedeniyle arkadaş edinemeyen Yeti’nin, göç ederken yolunu kaybetmiş minik bir kuşla karşılaşması ele alınıyor. Yeti başlangıçta kuşa pek yüz vermiyor; ancak minik kuşun önyargılara aldanmayıp onunla bağ kurma çabası yüreğimizi ısıtmaya yetiyor. Peki, kuş tropik iklime göç edebilecek mi? Kahramanımız Yeti hikayenin devamında ne yapacak? Tüm bu soruların cevabını, tatlı atmosferiyle sizi de içine çekecek bu kitapta bulabilirsiniz.

Öte yandan, Bal Ayısı Momo‘da yazarımız benzer bir temayı işlerken, bu sefer hikayeye biraz da hinlik katmış bence. Balı çok seven ayı Momo’nun, daha fazla bal yemek için bal arısı kılığına girip Arı Okulu’nun altını üstüne getirdiği maceraları satır satır okuyoruz. Okuldaki hiçbir arı, Momo’nun farklılığını kavrayamazken, oldukça çalışkan ve zeki olan arı Ayça’nın, Momo’nun sırrını keşfetmesi an meselesi! İşte bu noktadan sonra hikaye öylesine heyecanlanıyor ki, okumaya doyamayacaksınız.
Son Sözler
Bu yazımı sonlandırırken şunu da eklemek isterim: çocuk kitapları, yalnızca minik kalplerin hayal gücünü beslemekle kalmıyor, aynı zamanda dostluk, dürüstlük ve hoşgörü gibi temel değerlerimizi de bize hatırlatıyor. Kızımla geçirdiğimiz her okuma seansı, kahkahalar ve sevinç dolu anlarla birlikte, bu kitapların yüreklerimize dokunan mesajlarını derinleştiriyor. Her bir kitap, tıpkı çocukların masum bakışları gibi, dünyayı yeniden keşfetmemizi sağlıyor; minik dostlukların, şaşırtıcı maceraların ve sıcak anların büyüsüyle içimizi ısıtıyor. Siz de evinizde bir okuma köşesi oluşturduysanız, bu eserler sayesinde hem gülümseyip hem de yaşamın basit ama değerli anlarını yeniden keşfetmeye davetlisiniz. Haydi gelin, çocuk kitaplarıyla dünyamızı hep birlikte daha da güzelleştirelim!

Yorum bırakın